Kendine Yolculuk

Hareketin sağlığımıza etkilerini hep anlatmaya çalışıyorum. Ben spora başladığımda otuzlu yaşların başındaydım. Henüz yaşadığım yerde spor merkezi yoktu. Fakat kendi çabalarımla farkettiğim yoga çalışmalarının ruha, bedene ve zihne iyi gelmesini farkettikten sonra bırakamadığım bütün hal ve tavırlarımı düzene koydum.  Kendime bir söz verdim.  Bu kadar fayda gördüğüm bir şeyi herkesin faydalanması için eğitmen olmaya karar verdim.                                

Eğitmenliğimi tamamladıktan sonra açtığım merkezimde devam eden çalışmalarımız sayesinde  şu an 53 yaşında olmama rağmen sevgi ile  devam ediyorum.  Merkezim sağlığına düşkün , kendini seven ve değer veren herkese açık. Her insanın harekete ve doğru nefese  ihtiyacı var. 

Fakat kimse kendi sağlığına değer vermeye gönüllü değil. Tabi istisnalar çok var. Fakat genele bakıldığında hareket etmek zor geliyor.  Evdeki  işlerinin kendilerini köleleştirdiğini, özgürlüklerini kısıtlayarak  hayatlarına blokaj koyduklarını, kendilerini sevmekte zorlandıklarını, etrafın neler yapıp ettiklerini takipteyken hayatı kaçırdıklarını, neden, niçin sorularından uzak yaşadıklarını, dünyanın sadece bir yaşam alanı olmadığını anlamak istemediklerini, daha çok elalem ne der mantığı ile hareket ettiklerini kendi çalışmalarım sonucu farkettim.          

Özellikle kişilerin kendilerine olan sevgisizliklerini ve nefretlerini, başkalarına olan duygularının kendilerini yıprattığını anlamak beni her zaman etkilemiş ve kendime şu soruyu sormam da bana yol göstermiştir.      

Neden başkaları değerli de  sen değilsin?                    

Altında yatan duyguların derinliklerinde kendine olan sevgisizliklerinin başkalarına olan özenç ve yarışlarının kendilerini ne kadar yıpraktıklarını gördüm.

Kendi kendime çıktığım bu yolda bana eşlik eden sevgili ögrencilerimi sevgiyle kucaklıyorum Bana ne kadar önemli bir şeyi daha öğretiyorlar .  Kendim için çalışmak, çalışmak, çalışmak....                

Bu kadar basit bir konu ama herkesin gözünden kaçıyor. İnsanlar hayatı lay lay lom gibi düşünce de , derinlerde olması gereken en önemli duygu kendini sevmek ve bu sevginin her yöne ve her yere yayılmasına katkıda bulunmak insanlığın ilk adımı olduğunu anlamak çokta zor değil aslında.             

Yapılması gereken tek şey içine dönüp biraz kendini gözlemlemek. Bu sadece gözlerini kapatmak ve biraz bedenine, zihnine odaklanarak kendinin ne halde olduğunu anlamak, kendi yaşantında nerelerde neler yaptığını, nerelerin değişmesi ve dönüşmesi gerektiğini ve nelerden vazgeçip bırakmak gerektiğini anlamak çok ta zor değil. 

Bunu başarmanın yolu bedenini harekete ve nefese borçlu olan ben halen daha çalışmaya devam ediyorum. Yaşımız kaç olursa olsun başlamak için hep bir zaman vardır. Zamanını yaratmak senin elinde. Harekete geçmen ve harekete devam etmen hiçte zor değil. Yeter ki idrak et ve yola çık. Yolun sonu seni sana getiriyor. 

Kendini ve dünyayı güzelleştirmek senin elinde. Sadece biraz kıpırtı ve biraz da emek gerek. Bu sayede yaşın ne kadar büyük olursa olsun sağlıklı bir bedene sahip olduğunda hayatın daha da sorunsuz , belki az ilaçsız ya da hiç ilaçsız , huzur dolu yıllarınız olur. Yeter ki hareket etmeye niyet et ve zaman yarat.                        

Daha nice sağlıklı yıllarınız olsun. Okuduğunuz için teşekkürler. Umarım size biraz faydalı olabilmişimdir. Hayatı sorgulamak ve kendini dönüştürmek isteyen her kişi yaşı kaç olursa olsun kendini aşmış kişidir. Sevgiyle kalın...🙏